Ciddi anlamda berbat haldeyiz! Bir süredir yapılan yanlışların haddi hesabı yok! Kendimizi acınacak duruma getirecek kadar alçalmaya başladık! Yani ne denir nasıl dile getirilir artık hakikaten bilmiyorum...

Bismil’de özellikle bu yaz dönemi boyunca çok benzer olaylar yaşanıyor fark ettiniz mi hiç? Silahlı saldırılar, ölümler, bir hiç uğruna yiten gençler, acı feryatlar, aranan suçlular, süren incelemeler... Haberler hep aynı. Ne oluyoruz! Her canımızı sıkanın canını mı alalım! Çok mu mutlu herkes, insanların hiç derdi sıkıntısı yok mu sanki? Peki alsın eline herkes o zaman bir silah derdin gelip kapımızı çalmasını bekleyelim! Geldiği gibi de namlular hüküm sürsün sokaklarda. Bu mu? Şunu görüyorum: ibret alacağımız yerde örnek alıyoruz. Habire aynı olaylar tekrar tekrar yaşanmasına rağmen uslanmıyoruz, ders çıkarmıyoruz. Ne hikmetse Bismil'de uzlaşı ihtiyacı da asla hissedilmiyor! Vuran vurana, yakan yıkana... İlla araya emniyet güçleri vs. girmeli değil mi çünkü biz iletişim halinde anlaşma sağlayacak kadar medeni değiliz! Bunu yakıştırıyoruz kendimize. Sorununu usulünce çözme zahmetinde bulunmayanların kurşunları ile doldu Bismil! İnsanların yaşadıklarını, henüz çok taze olan acılarını kesinlikle kınamıyorum ama bu kadarına da sitemde bulunmayı toplumca hepimize vazife olarak görüyorum. Koskoca insanların yaptıklarını gördükçe zihniyetimizden utanıyorum! Vefat edenlere Allah'tan rahmet dilemek dışında elimden bir şey gelmiyor ne yazık ki. Yaşananlar çok acı. Hiçbir güç giden canları geri getirmeye yetmez. Silahlar söz geçirme aracı olarak kullanıldığı sürece nice canlarımızı kaybetmeye devam edeceğiz. Bismil neden kötü bir biçimde anılıyor, neden hep tereddütlü ve önyargılı yaklaşılan bir ilçe halini aldı, şu saatten sonra o da sorgulanmasın, gerek yok! Apaçık ortada tüm durum. Nasihat etmenin, sözü uzatmanın çok da bir faydası olmayacak. Dün de değişmeyecek. Bu yazıyı bir şeylerin değişeceğine inandığım için de yazmıyorum. Ama yine de bir umut belki...

Neyse. Bitirelim. Buradan sonrası lafügüzaf. Söylenecek çok şey var da söylenecek hiçbir şey yok. Şu fani dünyada hepimiz imtihanımızı verip gidecekken bu olanlar en ufak şeye...

Değer mi...