ADANA- Değişik ve il ve ilçelerden onlarca sivil toplum kuruluşunun başörtü sorununu çözmek için bir araya gelerek oluşturduğu Tesettür Seferberliği Platformu(TESSEP), Adana 5 Ocak Meydanında kitlesel basın açıklaması yaparak İslami örtü önündeki engellerin kaldırılmasını istedi.

(Kamusal alana girene kadar değil! Zulüm bitene kadar başörtüsüne özgürlük) sloganıyla yapılan basın açıklaması 11.30'da Kuran tilaveti ile başladı.

Tesettür Allah'ın Emridir

TESSEP Sözcüsü İsa Emre tarafından okunan basın açıklamasında, tesettürün Allah'ın emri olduğu hatırlatıldı. Nur suresi 31. Ayetin mealini okuyan Emre: ''Mü'min kadınlara da söyle, gözlerini haramdan sakınsınlar, ırzlarını korusunlar. (Yüz ve el gibi) görünen kısımlar müstesna, zînet (yer)lerini göstermesinler. Başörtülerini ta yakalarının üzerine kadar salsınlar. ''şeklinde buyrulmakta.

Yüce Allahın emri olan iffet ve takva elbisesi başörtüsünü özgür kılma ve bu konudaki baskı ve dayatmaları kınamak üzere TESSEP olarak buradayız. Buradan haykırıyoruz ki bu zulüm ve dayatmalar bitinceye kadar gündemimiz başörtüsü olarak kalacaktır.

Tesettürde diretmekle özelde örtülerinden dolayı eğitimleri engellenen kız çocuklarının örtüleriyle okullarına gitmelerini ve örtülerinden dolayı işlerinden kovulan kadınların örtüleriyle işlerine dönmelerini savunuyoruz. "dedi.

Özgürlük Savunuculuğuna Soyunan Bazı Kesimler Tesettür Yasağına Sessiz Kalıyor
"Eğitim kurumlarında tesettürün yasaklanması, bilim çağı olan günümüzde bilime yapılan aptalca düşmanlığın en bariz göstergesidir. " denilen açıklamada, "Yargılanan, yasaklanan ve engellenmeye çalışılan İslami yöntem olunca; insan hakları ve özgürlük savunucularının çoğu, bu yasaklara karşı ya sessiz kalmayı ya da yasaklamaları desteklemeyi yeğlediler. Oysa tarihin hiçbir döneminde hiçbir haksız dayatma, insanın düşünce ve inancını engellemek için konan hiçbir zorbaca yasak; haklı direnişler karşısında uzun süre tutunamamış ve yasakçılığını sürdürememiştir.

İnsan hakkı ihlallerine sıfır tolerans tanıdıklarını defalarca ve her fırsatta dile getiren hükümet yetkilileri, tek gayeleri tesettür emrini yerine getirmek olan başörtülü öğrencilerin okullara alınmamalarını, hakarete uğramalarını, insanlık dışı bir uygulama olan tecride tabi tutulmalarını, hatta ve hatta dövülmelerini ve ailelerinin polis tehdidine maruz kalıp mahkemelere sevk edilmelerini insan hakkı ihlali olarak görmüyorlar mı?" ifadeleri kullanıldı.

Başörtülü Öğrencilere Tecrit ve Sürgün
Basın açıklamasında yaşanan bazı mağduriyetler ise şu şekilde özetlendi: "Hatay'da Sümeyye Ocakoğlu, adlı öğrenci başörtülü olarak okula geldiği gerekçesiyle önce okula alınmadı daha sonra derslere alındı ancak psikolojik baskı gördü. Kınama cezası aldı ve en sonunda başka okula sürgün kararı çıktı.

İzmir'in Buca ilçesinde iki ve Aliağa ilçesinde bir olmak üzere olmak üzere, üç ayrı ilköğretim okulunda toplam dört kız öğrenci, başörtülü olarak okula geldiklerinden dolayı başka okullara sürgün edildi.
Mersin Toroslar ilçesi Ziraat Odası İlköğretim Okulu'nda 7. Sınıf öğrencisi Sariye Yalın, başörtülü okumak istediği için okul idaresi tarafından derslere alınmadı. Bu da yetmezmiş gibi Sariye, idare tarafından tecride maruz kaldı.

Başörtülü 20 Öğrenciye Karne Verilmedi
Gaziantep'te başörtülü oldukları gerekçesiyle eğitim dönemi boyunca zorunlu öğretim hakları yetkililer tarafından gasp edilen 20 öğrenciye karneleri verilmedi. Ailesinin girişimleri sonucu bir ay okula alınan bir öğrenciye ise dönem notunun tamamı 1 olarak verilirken, karnede davranışlarının iyi ve pekiyi olarak vermesi ise dikkat çekti.

Hakkını Savunan Anne Gözaltına Alındı
Yine Gaziantep'te Eğitim öğretim yılının başladığı günden beri, başörtülü olduğu gerekçesiyle zorunlu eğitim hakkından mahrum bırakılan Şehitkâmil İMBK İlköğretim okul öğrencisi Ayşe Çevik'in Annesi Güllü Çevik, Şikayet için gittiği Güven Polis Merkezinde Savcılık talimatıyla 7saat gözaltına alındı.

Annesinin peçesini açmak isteyen Fransız askerlerine karşı koyup 14 yaşında Antep müdafaasının ilk şehidi olan Şehit Kâmil'in memleketi olan Gaziantep'te, yaşanan bu olaylar oldukça düşündürücüdür.
Okul idarelerinin yasakçı uygulamalarını da eleştiren Emre; "Bu konuda koca koca idarecilerin alarma geçmesi, 13-14 yaşlarındaki kız çocuklarını sırf başlarında örtü olduğu için okuldan uzaklaştırmalarının karşılığını hiçbir mantık izah edemez.

Okul Kapılarında Örtüyü Çıkarmak Çözüm Değildir
Okula kız çocuklarını gönderen anne ve babalara gelince! Öncelikle tesettürün Allah'ın bir emri olduğunu, hiçbir şart ve ortamda mükellef hiçbir Müslüman bayanın tesettürlü giyimi terk edebileceğiyle ilgili İslam'ın ruhsatının olmadığını bilmeliyiz. Kız çocuklarının örtüleriyle okulların kapısına kadar gidip burada örtülerini çıkardıktan sonra okula örtüsüz girme gibi bir anlayışın çözüm olmadığını bilmek zorundayız.

Genç kızlarımızı eğitimden, sosyal hayattan, toplumdan alıkoyan, onların enerjilerinin, birikimlerinin, emeklerinin heba olmasına neden olan, en basitinden bir hak ihlali bir eşitsizlik, bir ayrımcılık olan en önemlisi de Allah'ın emri olan bu sorunun bir an önce çözülmesi, halledilmesi temennisi ile."diyerek sözlerini bitirdi.

Daha sonra başörtüsünün kalkması yönünde atılan slogan ve tekbirlerle basın açıklaması son buldu. Basın açıklamasına vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği gözlenirken, toplanan kalabalık grup daha sonra sessiz bir şekilde dağıldı."(Ayhan Kaya-İLKHA)

Editör: Haber Merkezi