2011 yılı kan ve gözyaşı içinde geçti. Tam yeni yıla girmek üzereyken, Şırnak Uludere'den gelen acı haber herkesin yüreğini dağladı.

Yeni yıla büyük bir hüzünle giriyoruz. BDP'nin ilan ettiği 3 günlük yas nedeniyle, dün Bismil genelinde ve bölgemizde ki bazı İllerde kepenkler gün boyu açılmadı. Bölgede gerçekleştirilen gösterilerde çok sayıda kişi gözaltına alındı, istenmeyen olaylar yaşandı.

Halk gerçekten de tepkiliydi ve savunmasız 35 sivilin bombalarla öldürülmesini bir türlü hazmedemiyordu. Gerçekten de bu katliamı hazmetmek ve unutmak mümkün değil. Devlet her ne kadar "Operasyon kazası" diyerek olayı hafife alsa da, bu olay asla ve asla unutulmayacak.

2011 yılı Kürt meselesi'nin gerilediği kan ve gözyaşının alabildiğine döküldüğü bir yıl olarak tarih sayfalarına geçti. Hatırlayacağınız üzere 2011 yılı seçim yılı olmuştu. 12 Haziran genel seçimlerde Ak Parti yüzde 50 oranında oy alarak iktidar olmuştu. Seçimden sonra demokratik açılımların hızlandırılacağı, yeni Anayasa hazırlığı ve daha birçok beklentiler oluşmuştu. Hava harekâtı, 35 masum sivil insanın ölümüne neden oldu. Şimdi bunun faturasını kim ödeyecek? Bu katliamın altından kim kalkabilecek?

Büyük bir acı içindeyiz ve sabahlara kadar "Ne olacak?" diye düşünüyoruz ve gözümüze uyku girmiyor.

Toplum ahlakında büyük çöküntüler var. Bugün Bismil’in Tepe beldesinde ikamet eden F. Sevim’in bütün serveti olan, 13 büyükbaş hayvanları hırsızlar tarafında çalındı. Bismil’de hemen hemen her gün hırsızlık olayları yaşanıyor.  Hırsızlar işsizlikten, açlıktan dolayımı çalıyorlar hayır, Çünkü onlarda Allah korkusu yok, Toplumda dindar bir nesil azalınca, huzur bulunamıyor. Toplumun her kesimi çocuklarına Allah korkusu ve İslami değerleri aşılamalıdır. Çünkü gerçek kurtuluş İslam’dadır. Gerisi boştur.

 Bu nedenle yeni yılın ülkemize, halklarımıza ve insanlığa hayırlara vesile olmasını ve yüce Rabbimden başka acılar göstermemesini dilerim...

 

Editör: Haber Merkezi