Solunum yoluyla insan vücuduna giren ve salgınlara yol açan grip, Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre her yıl dünya nüfusunun neredeyse yüzde 5'ini etkiliyor. Grip tedavisinde yapılan hatalar bu oranı artırırken, farklı hastalıklara da davetiye çıkartıyor.

Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Elif Hakko, grip hakkında önemli açıklamalarda bulunarak tedavi sürecinde yapılan yanlışları sıraladı.

"Bağışıklık direnci güçlüyse grip hafif bir şekilde atlatılabiliyor"

Gribe neden olan virüsün nasıl yayıldığına değinen Doç. Dr. Elif Hakko, "Gribe neden olan influenza virüsü; hasta veya taşıyıcı kişilerin hapşırması ya da öksürmesi yoluyla kolaylıkla bulaşabiliyor. Virüsü kapmış ancak henüz belirgin yakınmaları olmayan, bir başka deyişle taşıyıcı kişiler de hastalığı bulaştırabiliyorlar. Eğer kişinin bağışıklık direnci güçlüyse, gribi hafif bir ateş yükselmesi ve halsizlik ile birkaç gün süren kuru öksürükle ayakta da geçirebiliyor. Bu kişiler iş ve sosyal ortamdan kopmadıkları için de virüs kolaylıkla başkalarına bulaşabiliyor." dedi.

"İlk 24 saat içerisinde alınan ilaçlar gribin kolay atlatılmasını sağlıyor"

"Grip tedavi edilirse bir haftada, edilmezse 7 günde geçer" sözünü aktaran Hakko, "Bu sözden de anlaşılacağı üzere, bu hastalık kendi kendine de düzelebiliyor. Gribal enfeksiyonda yatak istirahatinin yanı sıra, gerektiği durumlarda yakınmaları hafifletmeye yönelik tedaviler de uygulanıyor. Örneğin ateş düşürücü ilaçlar verilebilir, kas veya eklem ağrılarını gidermek amacıyla ağrı kesicilerden yararlanılabilir. Yeni çıkan bazı ilaçlar da ilk belirtilerin başlamasından sonraki 24-48 saat içerisinde alındığında, gribin daha kolay atlatılmasını sağlıyor. Bağışıklık sistemi güçlü olan çoğu insan için 5-7 gün yatak istirahati ve bol sıvı alımı bile yeterli oluyor." şeklinde konuştu.

"Antibiyotikler grip tedavisinde hiçbir yarar sağlamazlar "

Antibiyotik kullanımının gribe faydasının olmadığını bilakis zararlı olabileceğini vurgulayan Hakko, "Halk arasında antibiyotiklerin gribal enfeksiyon üzerinde etkili olduğu yönünde yanlış bir inanış var. Ancak antibiyotikler bakteriler üzerinde etkili oldukları için grip tedavisinde hiçbir yarar sağlamazlar. Üstelik zararlı etkilere de sahip olabilirler. Solunum sistemimiz, bünyesinde yararlı bakterileri de barındırıyor. Gelişigüzel kullanılan antibiyotikler ise zararlı mikropları vücudumuzdan atmakla görevli olan bu bakterileri yok edebiliyor. Bunun sonucunda virüsler vücudumuza kolaylıkla girebiliyor ve çeşitli hastalıklara neden olabiliyor. Dolayısıyla, antibiyotikler hiçbir zaman hekim önerisi olmadan alınmamalı." ifadelerini kullandı.

"Grip tedavi edilmediğinde faranjit, sinüzit ve orta kulak iltihabına neden olabiliyor"

"Grip, dikkat edilmediği takdirde larenjit, faranjit, sinüzit ve orta kulak iltihabına dönüşebiliyor." Diyen Hakko, şöyle devam etti:

"Sonbahar ve kış aylarında çocuklarda görülen orta kulak iltihaplarının yaklaşık 30-35'inin nedeni olabiliyor. Daha da önemlisi; zatürree, menenjit, beyin ve kas iltihabı gibi yaşamı tehdit eden veya ölümle sonuçlanan hastalıklar da ortaya çıkabiliyor. Bu nedenle, özellikle risk grubundaki kişilerin salgın mevsiminden önce grip aşısı yaptırmaları çok önemli."

"Grip aşısı için en uygun zaman eylül ve ekim ayları"

Hakko, son olarak "Grip aşısı inaktive edilmiş influenza virüslerinden veya antijenlerinden yapılıyor. Aşı uygulandıktan sonra bağışıklık sistemi aşıdaki inaktif virüse karşı antikorlar oluşturuyor. Daha sonra, aktif virüsle karşılaşıldığında, önceden oluşmuş antikorlar enfeksiyon oluşumunu önlüyor veya ağır hastalık riskini azaltıyor. Grip aşısının mutlaka salgın başlamadan önce yapılması gerekiyor. Aşının etkisinin ortaya çıkması için aşağı yukarı 2-3 haftalık bir süreye ihtiyaç duyuluyor. Dolayısıyla, grip aşısı için en uygun zaman sonbahar ayları, özellikle de eylül ve ekim ayı." diye konuştu.

Editör: Haber Merkezi