Ramazan ayı boyunca günlük öğün sayısının az olmasından dolayı ve aşırı sıcak hava ile beraber sıvı kaybının vücutta bir takım değişikliklere yol açtığını söyleyen Memorial Diyarbakır Hastanesi İç Hastalıkları Bölümü'nden Uz. Dr. Mustafa Bostancı,  bayramda eski yemek düzenine ani geçiş yapılmasından ve fazla tatlı tüketiminin çeşitli hastalıklara davetiye çıkarabildiğine dikkat çekti.

Ramazan ayının sona ermesiyle birlikte yemek düzeninin normale döndüğünü, gıdaların ve içeceklerin birden tüketilmesiyle beraber sağlık sorunları da kaçınılmaz hale gelebildiğini söyleyen Bostancı,  bayramda tuz, yağ ve etin fazlasıyla tüketildiğini özellikle tansiyon hastalarının bol sıvı tüketmeleri gerektiğini söyledi.

Hazır meyve suları ve gazlı içecekler yerine taze sıkılmış meyve suları, ayran,  az demli çay, bitki çayları ve sıvı oranı yüksek olan meyvelerin tüketmesi gerektiğine dikkat çeken Bostancı,  “Tuzun hazır gıdalarda koruyucu olarak kullanıldığı düşünüldüğünde kişi ne kadar fazla hazır gıda tüketiyorsa, o kadar çok tuz alıyor demektir. Tuz aynı zamanda kalp ve damar hastalığı olanları da olumsuz etkilemektedir. Özellikle bayramın sıcak günlere denk gelmesi kalp hastalarının yeme içme düzenine daha çok dikkat etmelerini gerekir. Bayramda kızartmalar, doymuş yağ oranı yüksek gıdalar ve aşırı kırmızı et tüketiminden uzak durulmalıdır.” şeklinde uyarılarda bulundu.

“Ramazan sonra aşırı yemek tüketimi birçok hastalığa neden olabilir”

Beslenme düzeninin, kıyafet seçimi ve uyku düzeninin sıcak havaya göre ayarlanması gerektiği yönünde uyarılarda bulunan Bostancı, “Bayramda birdenbire aşırı yemek yemek, gaz, şişkinlik, hazımsızlık, mide bulantısı gibi çeşitli rahatsızlıklara, baş ağrılarına, tansiyon yükselmelerine hatta şeker komasına yol açabilir. Ramazan ayından sonraki ilk günler öğünler aksatılmamalı, üç ana öğün ve üç ara öğün ile beslenilmelidir. Haşlama, ızgara ve fırında pişirme yöntemi ile hazırlanan besinler tercih edilmelidir.” ifadelerini kullandı.

Ramazan'dan sonra özellikle posalı gıdalar, kuru baklagiller, kepekli ekmek, mevsim sebzeleri ve meyveleri tüketilmesi gerektiğinin altını çizen Bostancı, ancak meyvelerin ara öğünde tek çeşit ve porsiyon hesabıyla tüketilmesi gerektiğine vurgu yaptı.

Sıvı yağın ve beyaz et tercih edilmesini belirten Bostancı, “Güne kahvaltı ile başlayıp az az ve sık sık yemek yenilmelidir. Sıvı alımına dikkat edilmeli günlük 1,5- 2 litre su tüketilmelidir. Meşrubat, şekerli ve asitli içecekler yerine taze sıkılmış meyve suyu, bitki çayları, doğal maden suyu tercih edilmelidir. Şerbetli hamur işleri yerine sütlü ve meyve tatlılar ya da dondurma yenebilir.” dedi.

“Bayram ziyaretlerine yürüyerek gidebilirsiniz”

Ayrıca fiziksel aktivitenin artırılması anlamında günlük yürüyüşler ve buna benzer fiziksel aktivitelerin yapılmasının da önemli olduğuna dikkat çeken Bostancı, “Bayramda ziyaret edilecek noktalar yürüme mesafesindeyse tempolu yürüyüşlerle gidilebilir. Bayramda yine hava sıcaklıkları yüksek olacağı için bayram kıyafetleri de sıcak havaya uygun olmalıdır. Rahat ve bol kıyafetler giymeye özen gösterip, teri çekmeyen, naylon ve sentetik kıyafetler yerine; teri çeken, pamuklu ve penye kıyafetler tercih edilmelidir. Günde en az 6 saatlik uyku ile vücudun ihtiyacı olan dinlenme saati önemsenmelidir.” şeklinde tavsiyelerde bulundu. 

Editör: Haber Merkezi