Bütün müminler ve insanlık için rahmet, mağfiret ve kurtuluş iklimi olan Ramazan ayı hakkında önemli değerlendirmelerde bulunan Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Dr. Burhan İşliyen, "Oruç bedeni zayıf düşürür. Oruç Coronavirus’e karşı bedeni savunmasız bırakır." iddiasını öne sürenlere karşı orucun bağışıklık sistemini zayıflatan değil aksine güçlendiren bir ibadet olduğunun altını çizdi.
"Evlerimiz tefekkür ve zikir mekânları olsun"
Coronavirus (Covid-19) salgını nedeniyle alınan tedbirler kapsamında camilerin kapalı olmasının üzüntü verici olduğunu belirten İşliyen, "Hakikaten camilerimizin cemaat, Cuma ve teravih namazına kapalı olması bizim açımızdan büyük bir hüzündür. Müslüman için her olumsuzluğu olumluya çevirme fırsatı var. Mademki camilere gidemiyoruz. O zaman evlerimizi cami veya mescide çevirebiliriz. Kıymetli babalardan istirham ediyorum, mutlaka evde namazları cemaatle kılmak için caba göstersinler. Eşleri ve çocuklarıyla evlerinin bir odasında mini bir mescid oluşturup ibadetlerini evde yapmaya çalışsınlar. İtikâflarını evlerinin bir odasında yapmaya çalışsınlar. Evlerimiz tefekkür ve zikir mekânları olsun." dedi.
"Ramazan’da bol bol Kur’an-ı Kerim’i okuyalım"
"Evlerimizde Kur’an okunsun." tavsiyesinde bulunan İşliyen, "Ramazan'ı on bir ayın sultanı haline getiren, Kadir Gecesi'ni bin aydan daha hayırlı eden, Mekke’yi şehirlerin anası haline getiren, Muhammed Mustafa’yı (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) alemlere rahmet, insanlığın en hayırlısı haline getiren Kur’an-ı Kerim’dir. Onun için bol bol Kur’an-ı Kerim’i okuyalım. Sadece yüzünden okumakla kalmayıp mutlaka Kur’an-ı Kerim tefsirlerinden ve meallerinden istifade ederek Rabbimizin bize ne dediğini anlama çabası ve gayreti içerisinde olalım." ifadelerini kullandı.
"Teravih ibadeti evimizde eda edilebilecek bir ibadettir"
İşliyen, "Teravih yalnız camide değil evimizde de eda edilebilecek bir ibadettir. Cemaat ile kılmaya gücü yetenler teravih namazını evlerde cemaatle kılmalıdırlar, yetmeyenler kılabildikleri kadar evde teravih namazlarını yalnız kılmaya gayret etmelidirler. Hazreti Peygamber (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ‘Allah Ramazan’ın gündüzlerini size farz kıldı. Gecelere mahsus ibadetler benim sünnetimdir.’ diye buyuruyor. Her kim Ramazan'ı oruç ve ibadetle sevabını yalnız Allah’tan (celle celaluhu) bekleyerek geçirirse Ramazan’ın sonuna gelince günahlardan kurtulur. 'Dünyaya gözlerini yeni açan bir yavrunun günahsız oluşu gibi' diye müjdeliyor Hazreti Peygamber (Sallallahu Aleyhi ve Sellem). Onun için evlerimizi itikâf, zikir, Kur’an ve tefekkür mekânları haline getirmek gerekir." diye konuştu.
"İbadetle işi olmayanlar kendi işleriyle meşgul olsunlar"
Oruç ibadetinin insanların bağışıklık sistemini güçlendirdiğini söyleyen İşliyen, son olarak şunları aktardı:
"Yapılan bilimsel çalışmalar var. Bir üniversitemizde hekimlerimizden ibaret bir heyet, bağışıklık sistemi üzerinde orucun etkisine dair yıllar önce bir çalışma yaptı. Heyetin başındaki hanımefendi profesör ‘Biz bu çalışmayı yaparken böyle bir sonuç çıkacağını beklemeden bu çalışmayı yaptık’ diyor. Enteresan bir şekilde bağışıklık sisteminin oruç dolayısıyla zarar görmesi şöyle dursun, orucun bağışıklık sistemini güçlendirdiğini gördük diyorlar. Doğru beslenmek şartıyla oruç bağışıklık sistemini zayıflatan değil, güçlendiren bir ibadettir. Dolayısıyla, oruç, namaz, Kur’an ve ibadetle işi olmayanlar kendi işleriyle meşgul olsunlar. Kişinin oruçla ilgili bir fetvaya ihtiyacı varsa ayeti kerime zaten bunu zikrediyor. Müslüman bir hekim hasta olan bir kişiye ‘Oruç tutman uygun değildir.’ diyorsa tutulmaması gerekir. Onu dinlemesi gerekir. Ayrıca burada bir hocaya sorma ihtiyacı da olmaması gerekir. Ama herhangi bir kronik ya da başka bir rahatsızlığı olmayanların bağışıklık sistemlerinin oruçtan etkilenmeyeceği de bilimsel araştırmalarla ispatlanmıştır."
