Dünya ile ahiret yurdu arasında sağlam bir denge kurmak, Müslümanın önemli görevlerindendir. Hiç ölmeyecekmiş gibi dünya için, yarın ölecekmiş gibi ahiret için çalışmalıyız. Hayat yolculuğu dere tepe demeden yol alırken, yolun yarısında ansızın yakalanabilir düşüncesiyle, her an yakamıza yapışa bilir ölüm. 

Hayal alemine dalıpta ölüm ve ölüm gerçeğini unutmamalıyız. Ölümü sık sık hatırlayarak kendimize bir çeki düzen vermeliyiz. Peygamberimiz sav bir hadiste " Zevkleri bıçak gibi kesen ölümü çok hatırlayın". Dünyada ilişkimizi kesen ölüm gerçeği Müslümanlara daima hatırlatmıştır. İman bakışı ile ölüm, hayatın sona ermesidir. Mevcut hayat boyutundan çıkıp yeni bir hayat boyutunda yaşamaya devam etmektir. Bitmeyen sonsuz hayat, olan ahiret hayatına bir davetiyedir.

Ölümün gerçek yüzünü, ayrılığın, acısının, pişmanlığın zirvesini, vicdanın sesini, dünyanın ve içindekilerin faniliği, ölünün saranan ve donuk bedeniyle acizliği, zayıflığının, yer yüzünde dolaşan cenazeler olduğumuzu, koşarcasına yaşayarak uğradığımız her nimet tatığımız her lezzet bizi dünyaya bağlarken, aslında yolun sonuna varmaya bir çaba olduğunu aramızda ayrılan insanların ölümü ile hatırlıyoruz. Eksiklerimizi, kusurlarımızı, bakışlarımızı, hedeflerimizi, üzüntülerimizi, sıkıntılarımızı kısaca insaniyetimizi nasihat olan ölüm ile tekrar gözden geçirmeliyiz. İnsanın maddi ve manevi ihtiyaçlarına vermeyecek kadar eksik ve yetersiz olan, dünyanın sıkıntılı, görültülü, ızdıraplı ve telaşlı halinden kurtulmalıdır.

Her an yıkılmaya mahkum olan kurulu dünya düzenin yıkılmadan, yıkılma korkusundan kurtulmalıdır. Geniş ve sevinç veren, sıkıntısız  ebedi bir hayata kavuşmayla, ölümsüz sevgili olan Allah'ın rahmet dairesine girmektir. "Allah'tan geldik, Allah'a döneceğiz" ayetini zikrediyorsak, ölüm haberinden ve müsibet zamanında, ölmeden nefsin hava ve hevesleri öldürmek gerekmezmi. Dünya hayatı bizi aldatmasın, çünkü dünya bela ve musibetlerle doludur. Dünyanın içinde ne varsa hepsi yok olmaya mahkumdur ve herkes ölümden nasibini alacaktır. Sabır nimetine sarılsak iki cihandada selamete çıkarız inşallah.

Aydın Bal

Tepe/Bismil