Dicle Üniversitesi tarafından "İkinci Uluslararası Ekonomi, Siyaset ve Yönetim Sempozyumu" gerçekleştirildi. Üniversitenin kongre merkezinde düzenlenen sempozyuma katılan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, katılımcılara hitap etti.

Günümüzde çatışma, gerilim ve altüst oluşların sadece dünyanın bir tek bölgesinde yaşanmadığını söyleyen Kurtulmuş, dünyanın hemen hemen her yerinde büyük altüst oluşların görüldüğünü belirtti.

Kurtulmuş, "Dünya ekonomisi, dünya siyaseti ve toplumsal yapıların da yeniden dizayn edildiği bir dönemden geçiyoruz. Tek tek olayların her birisini anlamaya çalışmaktansa irfan, hikmet sahibi insanlara düşen daha doğru olan, büyük resmi görmektir." dedi.

"Soğuk savaşın en ağır faturalarından birisini biz ödedik"

Birinci Dünya Savaşı ile İkinci Dünya Savaşı arasında dünyada Avrupa eksenli yeniden yapılanmanın söz konusu olduğunu kaydeden Kurtulmuş, şunları söyledi:

"Bu gerilim dönemi, Avrupa Kıtası’nda Faşizm ve Komünizmin doğmasına, ülkelerin her birisinde artan ırkçılıkların ortaya çıkmasına neden oldu. Alman milliyetçiliği, İngiliz milliyetçiliği, Fransız milliyetçiliği gibi hemen hemen Avrupa Kıtası’nın her yerinde milliyetçilikler, hem dünya sistemine yön verdi hem dünyadaki ekonomik politiği yönlendiren ana eksenlerden birisi oldu. Bu gelişmenin doğal sonucu olarak, zaten bir şekilde hızı kesilmiş ama bitmemiş olan savaş, İkinci Dünya Savaşı şeklinde ortaya çıkmış. İkinci Dünya Savaşı, büyük bir tahribata ve yıkıma vesile oldu, on milyonlarca insan öldü ve İkinci Dünya Savaşı da dünyada yeni bir güç gösterisini, dünya savaşının galibi ve hâkimi olarak Amerika Birleşik Devletlerini ortaya çıkardı. İkinci savaşla devam eden 45 yıl yani 1990'a kadar olan süre, ‘Soğuk Savaş’ adını verdiğimiz süredir. Soğuk Savaş’ta da her ne kadar silahlar ateşlenmese de dünyanın her yerinde büyük gerilimler ve çatışmalar oldu. Türkiye de bu çatışmalardan nasibini alan ülkelerden birisiydi. Ne yazık ki soğuk savaşın en ağır faturalarından birisini biz ödedik."

"Dünya, yeniden karşılıklı kutuplaşmanın eşiğine geldi"

1990'da Soğuk Savaşı’nın sona ermesiyle birlikte yeni bir düzen kurulmaya çalışıldığını dile getiren Kurtulmuş, "Ne yazık ki tek kutuplu bir dünya sistemi ve yeniden Amerika'nın hâkimiyetinde bir dünya sistemi oluşturulması çalışmaları maalesef çok acı bir faturayla dünyayı bugüne getirdi. Aradan geçen bu süreç içerisinde dünya, yeniden gerilimlerin, çatışmaların, karşılıklı kutuplaşmanın eşiğine geldi. Bu çerçevede diyebiliriz ki 90 sonrasındaki süreçte küresel barış arayışları şimdilik rafa kaldırılmış görülüyor. Dünya sisteminin bütün kurum ve kuruluşlarının fonksiyonsuz bir hale geldiği dönemdeyiz. 1990'dan sonraki bu yeni dünya düzeni, maalesef bütünüyle büyüsünü kaybetti. Dünyanın hiçbir uluslararası kuruluşu, fonksiyonunu icra edemez hale geldi. Birleşmiş Milletlerinden Dünya Bankasına kadar her birisi yeni bir arayışın içerisindedir." ifadelerini kullandı.

"Üçüncü Dünya Savaşı başlamıştır"

Kurtulmuş, günümüzde ticaret ve ekonomik savaşları gibi kavramların ortaya çıktığına dikkati çekerek, "İçinizi karartmak için söylemiyorum. Hakikatin tespiti bakımından söylüyorum. Tabiri caizse Üçüncü Dünya Savaşı çoktan başlamıştır. Üçüncü Dünya Savaşı, İkinci Dünya Savaşı'nın aksine önce ekonomik olarak ve arkasından da siyasi olarak başlayacak, gelişecek gibi görülüyor. Bu dönemde Türkiye, ne yazık ki üzerine düşen payı fazlasıyla alacak gibi görülüyor. Nereden anlıyoruz? Türkiye'deki hükümet modelinin değiştirilmesiyle birlikte, yani 24 Haziran seçimlerinin hemen ardından başlatılmış olan kur saldırıları, kur saldırıları üzerinden Türkiye'ye yapılan bu ekonomik operasyonların arkasındaki temel nedenlerden birisidir. Türkiye üzerinden özellikle gelişmekte olan ülkelere haddini bildirme ya da daha hafif tabiriyle safını belli etmeleri için verilen bir uyarı, yapılan bir tehdittir. Dolayısıyla önümüzdeki dönemde ekonomik savaşların, ticaret savaşlarının etkileyeceği ülkelerden birisiyiz." şeklinde konuştu.

"105 ülke, önümüzdeki 10 yıl içerisinde daha da fakirleşecek"

Dünya nüfusunun yüzde 0,7'sini oluşturan kısmın, dünyadaki toplam zenginliğin yüzde 44'üne sahip olduğunu bildiren Kurtulmuş, şu ifadeleri kullandı:

"Buna mukabil, dünya nüfusunun yüzde 70'i ise dünya zenginliğinin sadece yüzde 3'üne sahip. Böyle bir dünya insanlık tarihi boyunca olmadı. Bu kadar büyük gelir dağılımı adaletsizliğini dünya kaldıramaz. Kaldı ki önümüzdeki on yılların en temel sorunlarından birisi, zengin kuzeyle yoksul güneyin arasındaki çatışma olacaktır. Dünyada şu anda var olan 105 ülke, yapılan istatistiklere göre, önümüzdeki 10 yıl içerisinde daha da fakirleşecek. Böyle bir dünya, yaşanamaz bir dünyadır. Gelir dağılımındaki bu adaletsizlik giderilmeden; Afrika'nın, Asya'nın, Latin Amerika'nın yoksul insanlarının bu gelir adaletsizliğini düzeltmeden dünyanın yoluna barışçıl bir şekilde devam etmesi mümkün değil."

Sempozyuma; Kurtulmuş'un yanı sıra Diyarbakır Valisi Hasan Basri Güzeloğlu, Gül, kamu kurum ve kuruluşlarının müdürleri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri, akademisyenler ve öğrenciler de katıldı.

Editör: Haber Merkezi