Kapımızdaki Tehlike İnternet Kafe

  İnternet kafeler, bataklığa dönüşünce bu bataklığa saplananlar da gençler ve çocuklar oluyor. İnternet kafelerde gördüklerini ve yaşadıklarını anlatan, Ş.A, bazı internet kafelerin çocuk yuvalarına benzediğini söyledi. Kafelerde hiçbir yaş sınırlamasının olmadığını belirten Ş.A, bu yerlerde uyuşturucu alım satımı yapıldığını anlattı. Ş.A, “Bazı internet kafelerde uyuşturucu ticareti yapılıyor. Satılan uyuşturucu maddelere Bonzai ya da Jamaika deniliyor. Uyuşturucunun satıldığı kafelere küçük çocuklar geliyor. Bu da onların farkında olmadan bu tür ortamlara girmelerine neden oluyor ” dedi.

 

Kendisinin de bir dönemler internet kafe bataklığına bulaştığını ve birçok çirkin olaylarla karşılaştığını söyleyen Ş.A, “İnternet Kafelerde adını bile söyleyemediğim ve hatırladıkça kendimden iğrendiğim bir sürü pislik var. Bunlardan bahsetmek bile istemiyorum” dedi.

 

Uzatılan iyi niyetli eller sayesinde içine düştüğü bataklıktan kurtulduğunu ifade eden Ş.A, “Bu ortamlardan çok şükür kurtuldum. Buralara gitmediğim sürece kötü insanları görmüyor ve kendimi bu tür şeylerden uzak tutuyorum. Bu konuda yetkililerden talebim Allah rızası için internet kafelerde dönen uyuşturucu olayını tamamen kaldırmanın yollarını bulsunlar” diye konuştu.

Lisede okuyan kardeşinin internet kafeler yüzünden okulu bıraktığını anlatan ve ismini vermek istemeyen bir öğrenci de, “Kardeşimin internet alışkanlığı oldu. 12-14 yaşları arasında her gün dışarı çıkıp okula gittiğini söylüyordu. Bizden çeşitli bahanelerle harçlık istiyordu. Maalesef öğrendik ki bizden aldığı harçlıklarla okula değil okulun yakınında bulunan internet kafeye gidiyormuş. Okul dağılıncaya kadar internet kafelerde oyun oynuyormuş. Farklı sitelere takılıyormuş. Daha sonra öğrendik ki sigaraya da başlamış kötü ortam yüzünden devamsızlıktan sınıfta kalmış. En sonunda okulu da bıraktı” dedi.

İnternet kafeler devamsızlık sebebi

Yapılan bazı araştırmalar da internet kafelerin gençler üzerindeki olumsuz etkileri gözler önüme seriyor. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Suvat Parin, yer aldığı bir araştırmanın çarpıcı sonucunu anlattı. Parin, “Van ve Bitlis’teki kız çocukların okullaşma oranıyla ilgili bir projede yer aldım. Okul müdürlerine, öğretmenlere, velilere, ilgili STK’lara, ‘Çocuklar neden devamsızlık yapıyor,  neden okula gitmiyor?’  diye sorduğumuzda bu devamsızlığın, en önemli nedenlerinden birinin internet kafeler olduğunu gördük. Özellikle sosyo- ekonomik düzeyi düşük bölgelerde internet kafeler çocukları okuldan koparacak düzeye gelmiş durumda.” dedi.

Çocukları internet kafelerin zararlarından kurtarmak için okul, aile ve ilgili kurumlara büyük görevlerin düştüğünün altını çizen Parin, bu üçlü grubun neler yapması gerektiğini şöyle anlattı: “Bir çocuk okulu değil de neden internet kafeyi tercih ediyor?  Çünkü okulda,  çocuğun bilgisayar ihtiyacını karşılayacak,  teknolojik aygıtla irtibatını sağlayacak fiziksel koşullar yok. Okulları daha cazip hale getirmek, çocuğun internet kafede, sokakta bulabildiği arkadaşlık gruplarını ya da orda bulduğu ilişkileri okul içinde bilgisayar laboratuvarlarında oluşturularak,  öğretmenlerin denetiminde filtreli programlar kullanarak çocukları bu internet kafelerden okul içindeki bilgisayar laboratuvarına çekmek mümkün.” 

 

Yetkili kurumların internet kafeleri yeterli düzeyde denetlemediğinin altını çizen Parin, “Yetkili kurumların internet kafeleri detaylı ve periyodik aralıklarla kontrol ettiğini söylememiz çok zor. İnternet kafelere girdiğimizde 10 yaş altı çocukları bile görmek mümkün. Türkiye’de bazen ölümlere bile yol açan, bir takım ilişkilere zemin hazırlayan bir internet kafe gerçekliği var.  Okul, aile ve ilgili kurumların çocuğu çok sıkmayan çok da boşlamayan bir iletişimle, bir koordinasyonla çocukların internet kafe alışkanlıkları düzeyli bir seviyeye çekilebilir diye düşünüyorum” dedi.