Son yıllarda peş peşe açılan özel hastaneler, il ve ilçelerde, hatta en ücra birimlerde modern yapılarıyla hizmet veren devlet hastaneleriyle Diyarbakır, sağlık sektöründe söz sahibi olmayı hedefliyor.

Diyarbakır-Ergani karayolunun 12. kilometresinde TOKİ tarafından yaptırılan ve 86 bin metrekare kapalı alana sahip Diyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesi, barındırdığı birimlerle sadece bölgeye değil, Ortadoğu ülkelerinden gelecek hastalara da sağlık hizmeti sunmayı hedefliyor. 5 Yıldızlı otel konforunda 24 branşta poliklinik hizmeti veren, tam donanımlı hastane, yaklaşık bir yılda 1 milyon 650 bin hastaya şifa dağıttı.

Sağlık kampüsü olarak dizayn edilen alanda, fizik tedavi ve rehabilitasyon hastanesi, akıl, ruh sağlığı hastanesi ile yüksek güvenlikli psikiyatri hastanelerinin hizmete girmesiyle 2 bin 500 yatak kapasitesine ulaşmış olacak.

Diyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Yusuf Yağmur, Aa muhabirine yaptığı açıklamada, hastanenin 24 branşta, 86 bin metrekapalı alanda devasa bir binada hizmet verdiklerini söyledi.

Sağlıkta Dönüşüm Programı kapsamında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın Türkiye'de devrim niteliğinde dönüşümler yaptığını, Türkiye'nin bütün illerinin de bundan nasibini aldığını, ancak Diyarbakır'ın en çok nasiplenen il olduğunu ifade eden Yağmur, hastanenin sadece kente değil, bölge illerine de hizmet vermek üzere planlandığını kaydetti.

Batman, Şırnak, Siirt, Mardin'in kendilerine bağlı olduğunu, bu kapsamda Hakkari'den Diyarbakır'a kadar sağlık hizmeti verdiklerini belirten Yağmur, şöyle konuştu:

"Ana binamızda her türlü donanım ve altyapı mevcut. Binamız içinde 170'e yakın poliklinik alanı var. Şu an tek ve çift kişilik olmak üzere nitelikli 600 yatağımız var. Adeta 5 Yıldızlı bir otel konforunda, belki 6 veya 7 Yıldızlı bile diyebiliriz. Her türlü konfor mevcut. Kurum olarak 6 tomografi cihazımız var. Tomografileri aynı gün çekebiliyoruz. Sayın Bakanımız Diyarbakır'a çok önem veriyor. Bu bölgeyi de kampüs alanı ilan ettiler. Alanımız 280 dönümdü. Ancak 609 dönüme çıkarıldı. Yakın dönemde imar ve planlaması yapıldı. Bu arazi üzerinde 3 bina daha yapılacak.

150 yataklı fizik tedavi ve rehabilitasyon hastanesi, 100 yataklı akıl, ruh sağlığı hastanesi ile 150 yataklı yüksek güvenlikli psikiyatri hastanesi yapılacak. Bunların ihaleleri yapıldı. Kısa vadede proje alma safhasında olan binalarımız var. Kadın doğum çocuk hastalıkları hastanesi, onkoloji hastanesi, göğüs hastanesi, kardiyo vasküler cerrahi ve kardiyoloji hastanesi olmak üzere diğer 4 binada kısa zamanda bu alana yapılacak. Sayın Başbakanımızın Diyarbakır'a verdiği önem doğrultusunda bu bölge şehir hastaneleri, kampüs bölgesi olacak."

-Organ nakli gelecek yıl-

Yağmur, yanık ünitesi ile onkoloji merkezini de çok kısa bir süre içinde hizmete sunacaklarını, tüm bu gelişmeler ışığında Diyarbakır'dan başka illere hasta göçünün artık konuşulmadığını, çünkü başka illerden hastaların gelmeye başladığını söyledi.

Birkaç gün önce Kırıkkale'den Ankara üzerinden bir hastanın geldiğini bildiren Yağmur, "Doğrusu bizi tercih etmelerine sevindik. Doğu ve Güneydoğu illerinden de hastalarımız geliyor. Ama biz istiyoruz ki bize Ankara'dan, İstanbul'dan hasta gelsin. Bakanlığımızdan aldığımız enerjiyle, burası Ortadoğu'nun merkezi olacak. Ortadoğu'nun sağlık merkezi Diyarbakır olmalıdır. Sloganımız bu olmalıdır. Ortadoğu ülkelerinden de hasta çekmeyi hedefliyoruz" dedi.

Yağmur, hastanede gelecek yıl itibariyle böbrek nakli de yapmayı hedeflediklerini, bakanlığın Dicle Üniversitesi ile eşzamanlı kendi hastanelerine de ruhsat verdiğini bildirdi.

Hastanenin çok yeni olmasına rağmen, kısa zamanda çok yol aldıklarını, pediatrik kalp cerrahisi gibi ameliyatların da artık burada yapılacağını ifade eden Yağmur, bu ameliyatların bölgede ilk kez yapılacağını anlattı.

-Bacasız Fabrika-

Prof. Dr. Yağmur, şu ana kadar 100 milyon liraya yakın paranın donanım ve inşaat için harcandığını, bundan sonra yapılacak 7 ilave bina ile çok ciddi bir yatırımın söz konusu olacağını bildirdi.

Bakanlığın sadece sağlık hizmeti üretmediğini, sağlık hizmetine paralel kentin gelişimine de katkıda bulunduğunu anlatan Yağmur, şunları söyledi:

"Biz bin 34 işçi çalıştırıyoruz. Herhalde bu kadar sayı ile Türkiye'de bildiğimiz kadarıyla ikinci büyük kurumuz. Devasa, adeta bacasız fabrikayız. İstihdama da ciddi katkı sağlıyoruz. Yapıların yapılmasıyla etrafındaki iş yerlerinin, arsaların değeri de artıyor. Geçen sene dönümü 50-60 bin lira olan arsa fiyatı 200-250 bin liraya çıkmış durumda. Kampüste yapılan her tesis arsaların fiyatlarını artırıyor. Bu da kentin ekonomisine canlılık katıyor. Şu an itibariyle bin 823 tane kadrolu elemanımız var. Bin 34'e yakın işçiyle birlikte yaklaşık 3 bin kişilik grupla hizmet veriyoruz. Ayrıca hizmet alanımız sadece ana merkez binamız ile sınırlı değil.

Şehir içinde Dağkapı semtindeki eski devlet hastanemizle birlikte günde 140 noktada uzmanlarımızla poliklinik hizmeti veriyoruz. Pazartesi günleri 6 bin 500, diğer günler, günde 5 bin hastaya ortalama hizmet veriyoruz. Ayda ise 130 bin-140 arasında kişiyi muayene ediyoruz. Yaklaşık bir yılda bir milyon 650 kişiyi muayene etmişiz. Yani bir şehrin nüfusu kadar kişiye sağlık hizmeti vermişiz. Çok gururla söylüyoruz ki nitelikli sağlık hizmeti veriyoruz. Eskiden bir tomografi için 3-6 ay randevu alınıyordu, ancak bunu öne çekmek için birileri araya girer ve bu süre ancak 2 hafta olurdu. şimdi ise hasta aynı gün tomografisini çekiyor raporunu alıyor ve gerekirse hastaneye yatıyor ve cerrahi işlemi yapılıyor. Günde 10 bin hastaya poliklinik hizmeti verme kapasitemiz var. Diğer binalarla birlikte şunda bin 163 hastayı yatırabiliyoruz. Kampüsteki diğer binaların tamamlanmasıyla 2 bin 500 hastayı yatırabilecek kapasiteye sahip olacağız."

Editör: Haber Merkezi