Raporda, gıda israfının küresel ekonomiye zarar verdiği, iklim değişikliğinin etkilerini artırdığı ve çevre kirliliğini artırdığı vurgulanıyor.

Gıda israfının genel dağılımına bakıldığında, evlerde yüzde 60, gıda hizmeti sektöründe yüzde 28 ve perakende satışında yüzde 12 oranında meydana geldiği belirtiliyor. Bu da gıda israfının farklı sektörlerde ve tüketim aşamalarında yaygın olduğunu gösteriyor.

Raporda dikkat çekilen bir diğer nokta, gıda israfının yalnızca zengin ülkelerde değil, düşük ve orta gelirli ülkelerde de ciddi bir sorun olduğudur. Özellikle sıcak iklimlerde, taze besinlerin daha hızlı bozulması ve dayanıklı soğuk zincir eksikliğinin etkisiyle evsel gıda atıklarının daha fazla oluştuğu belirtiliyor.

UNEP İcra Direktörü Inger Andersen, gıda israfının küresel bir felaket olduğunu belirtiyor ve bu durumun milyonlarca insanın açlıkla mücadele etmesine neden olduğunu vurguluyor.

Andersen'e göre, ülkeler bu konuya öncelik vererek gıda kaybını ve israfını azaltabilir, iklim değişikliği etkilerini ve ekonomik kayıpları minimize edebilir ve küresel hedeflere ulaşma yolunda ilerlemeyi hızlandırabilirler.

Muhabir: İrfan Gültekin