tr.sputniknews Sertaç Kayar /

Koronavirüs salgınını önlemek için alınan sokağa çıkma yasağından muaf tutulan mevsimlik tarım işçileri tarlanın yolunu tuttu. Bahar ayları ile birlikte Şanlıurfa, Mardin, Batman ve Şırnak gibi illerden Türkiye’nin farklı illerine giderek çalışan mevsimlik tarım işçileri sonbahara kadar çalışıyor. Türkiye İstatistik Kurumu İşgücü Anketi 2018 Mart dönemi sonuçlarına göre 4 milyon 983 bin kişi tarımda çalışırken koronavirüs salgını nedeniyle bu yıl sayıda bir düşüşün olabileceği belirtiliyor. Mevsimlik tarım işçileri arasında kimi zaman üniversite mezunu ve atanmayı bekleyen gençler de bulunuyor. Bunlardan biri de Türkçe öğretmenliği bölümü mezunu Meki Ayaz.

Önce inşaat, şimdi de mevsimlik tarım işçiliği
Diyarbakırlı olan Ayaz, 2017 yılında Malatya İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi Türkçe Öğretmenliği Bölümü'nden mezun oldu. Mezun olduğu yıldan bu yana 3 kez KPSS’ye giren Ayaz atanamayınca başka işlerde çalışmaya başladı. Diyarbakır’ın Bismil İlçesi’nde inşaat işlerinde çalışmaya başlayan Ayaz, akşamları da KPSS’ye hazırlanarak atanmayı umut etti. 3 yıl boyunca atanamayan Ayaz, inşaat işleri durunca mevsimlik tarım işçiliği için Ankara’nın yolunu tuttu. Türkiye’de koronavirüs salgının çıkmasından bir gün önce eşiyle birlikte Ankara’nın Beypazarı İlçesi’ne giden Ayaz, salgının çıkmasıyla kaldığı yerde çalışması iyice bir zorunluluk haline dönüştü.

‘Borcum var’
Sputnik Türkiye’ye konuşan Ayaz, yeni evlendiğini ve yüksek miktarda borcu olduğunu belirterek “Mezun olduğum yıl MEB öğretmen ataması yapmadı. İki kez mülakata gittim. Her seferinde puanımı düşürdüler. Geçtiğimiz Ocak ayında evlendim. Şu an işsizim. Üstelik 70 bin TL civarı düğün borcum var ve ödeyemiyorum. Şu an Ankara'da tarım işçiliği yapmakta olan bir akrabamın yanında kalıyorum. Kira parasını karşılayacak durumum yok” diyor.

‘2 odalı evde 10 kişi kalıyoruz’
Ev tutacak durumu olmadığı için bir akrabasının yanında iki odalı bir evde 10 kişi kaldıklarını ifade eden Ayaz, “Yaklaşık bir haftadır yeşil soğan işi yapıyoruz. Ama ben eğitimciyim ve öğretmenlik vazifemi yapmak istiyorum. 2017'den beri atanmayı bekliyorum. Bu süre zarfında inşaatlarda demir bağlıyordum. O da üç dört aydır Bismil'de inşaatlar durdurulmuş durumda. Çaresiz kaldım ve Ankara Beypazarı ilçesine bir yakınımın yanına geldim ve şu an eşimle beraber onlarda kalıyoruz” şeklinde konuştu.

‘Gündüz tarlada çalışıyorum, akşam da KPSS’ye hazırlanıyorum’
Günlük 70 TL yevmiye ile çalıştıklarını ifade eden Ayaz, sabah 07.00’a işe başladıklarını, akşam saat 18.00’da paydos ettiklerini ve bazen paydos saatinin uzadığını kaydetti. Ayaz “Gündüz tarlaya gidip çalışıyorum, akşam dönünce de KPSS’ye hazırlanıyorum. Çok zorlanıyorum ama yapacak bir şey yok. Bir an önce atanıp mesleğimi yapmak istiyorum. Çünkü ben bir eğitimciyim ve bir an önce öğrencilerimle buluşmak istiyorum” diye konuştu.

‘Açık havada olduğu için koronavirüsten pek etkilenmiyoruz’
Koronavirüs salgını ile ilgili de konuşan Ayaz “Açık havada olduğu için açıkçası koronavirüsten pek etkilenmiyoruz. Hatta açık havanın daha da iyi geldiğini söyleyebilirim. Yine de önlemimizi almaya çalışıyoruz. Bu konuda tedbirlerimiz var. Biz 14-15 kişilik bir işçi grubuyuz. Birkaçı benin akrabam, gerisi de bizim oralardan gelmiş. Onlar da benim gibi işsiz kaldıkları için buraya gelerek çalışıyor. Ben de KPSS sınavına kadar buradayım, daha sonra dönüp sınava gireceğim” dedi.

‘Önce öğretmen sonra Milli Eğitim Bakanı olmak istiyorum’
Ayaz, 2016 yılının Mayıs ayında üniversite 3. sınıftayken ‘Sevda Şiirleri’ adlı şiir kitabının çıktığını ve şuan psikolojik bir roman yazdığını ifade ediyor. Ayaz “İşten dolayı kitabım yarım kaldı ama bitireceğim. Temennim odur ki; biran önce bir okula atanayım. İlk hedefim bir okula atanıp kutsal olan öğretmenlik vazifemi yapayım. Daha sonra Milli Eğitim Bakanı olmak istiyorum” şeklinde konuştu.

38-002.jpg

Editör: Haber Merkezi