Bdp Diyarbakır Milletvekili Altan Tan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın grup toplantısında yaptığı konuşmanın nezaket dışı olduğunu savunarak, "Bdp Genel Başkanı Selahattin Demirtaş katliamın emrini siz verdiniz demedi. Hakaretlerin bu işin çözümüne hiçbir katkısı yoktur." dedi.

Bdp Diyarbakır Milletvekili Altan Tan, TKMM Koordinatörü Oya Özden ile birlikte Meclis'te basın toplantısı düzenledi. Bdp Diyarbakır Milletvekili Altan Tan, "Ocak ayında iki önemli konu işlendi. Birincisi '1915'te ne oldu?' Fransa'nın, Ermeni soykırımının inkarını suç sayan yasayı kabul etmesi Türkiye'nin gündemindeydi. İkincisi de 'Şırnak Uludere katliamı'. Başbakan Erdoğan'ın dün grup toplantısında yaptığı konuşma nezaket dışıydı. Bdp Genel Başkanı Selahattin Demirtaş katliamın emrini siz verdiniz demedi. Hakaretlerin bu işin çözümüne hiçbir katkısı yoktur." şeklinde konuştu.

Kamuoyunda ABD'den yanlış bilgi geldiği yönünde iddialar olduğunu savunan Tan, ABD büyükelçisinin, "Bizim ilgimiz yok" dediğini, MİT'in de yine kendileriyle ilgisi olmadığını söylediğini belirtti.

Uludere olayı sonrası ve Diyarbakır kazısı sonrası Bdp'ye hakaret edildiğini iddia eden Tan, "Katliamı biz mi yaptık? Cesetleri biz mi gömdük? Yapacağınız şey açık sorduğumuz sorulara evet ya da hayır diyerek cevap verin. Sonra da açıklayın." diye konuştu.

AYLA AKAT ATA: BU YIL ÇOK AĞIR GEÇEBİLİR

Bdp Batman Milletvekili Ayla Akat Ata, Kürt sorununun çözümünde en önemli muhatabın İmralı Cezaevi'nde bulunan Abdullah Öcalan olduğunu söyledi. Bu yılın zor geçeceğini iddia eden Ata, "Önümüzdeki dönem geçen yıldan çok daha ağır geçebilir. Bu yıl eğer hükümet çözümsüzlükte ısrar ederse, daha ağır geçecektir. Ama biz ölüme bile amenna demişiz. Ölümde Allah'ın emri demişiz" dedi.

Batman'da Bdp il teşkilatının düzenlediği dayanışma gecesine katılan Bdp Batman Milletvekili Ayla Akat Ata, anayasal düzen içerisinde siyaset yaptıklarını, ancak buna rağmen partilerinin kapatıldığını ve dünyada işe benzeri görülmeyen bir siyasi soykırımla karşı karşı kaldıklarını öne sürdü. Bdp'nin demokratik özerklik projesine de değinen Ata, şöyle dedi:

"Belki bu güne kadar bu projenin tartışılmamasının tek nedeni Kürtlerin sadece kendilerine özerklik istememesidir. Kürtler bu topraklarda birlikte yaşadığımız yine Türkiye'nin bir parçası olan bütün etnik kimlikler, dinler, inançlar için özerklik istiyor. Kürtlerin talebi toprak ya da etnik temelli değil. ve yine Kürtler kişiye verilmiş bir özerklik istemiyor. Demokratik bir özerklik istiyor. Halka özerklik istiyor. Halkın değerlerine özerklik istiyor. Bu kadar açık ve net" dedi.

KÜRT SORUNUNDA MUHATAP BELLİ

Milletvekili Ata, Kürt sorunun muhatabının da belli olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu;

"Bugün Türkiye de var olan bütün sorunların çözümünün anahtarı Kürt sorununun çözümü ise, Kürt sorununun çözümünde de belli muhataplıklar vardır. Bu muhataplıkların en önemlisi bugün İmralı cezaevinde bulunan Kürt halk önderi sayın Abdullah Öcalan'dır. Bu gerçek üzerinden, bizler sorunun çözümünü isteyenler, bu coğrafyada doğup büyüyüp her türlü zulmü görenler olarak yine bu coğrafyanın geçmişini bilenler olarak geçmişte İstiklal Mahkemeleri, sonra sıkıyönetim, sonra Devlet Güvenlik Mahkemeleri, bugün özel yetkili ağır ceza mahkemelerini görenler olarak çözümün anahtarı diyalogdur, müzakeredir diyoruz. ve devlet bunu biliyordu. Gitti görüştü. Hem Kandil'de görüşmeler yapıldı. Hem Bdp ile hem de sayın Abdullah Öcalan'la gerçekleştirilen görüşmeler var. Ne zaman bu görüşmeler kesildi? Protokoller açığa çıktığında, devlet artık ben bu protokollerin gereğini yapmak durumundayım, ben bu müzakereyi yürüttüm. Bu protokoller açığa çıktı. Hükümet olarak, iktidar olarak siyaseten bu işin arkasında durup bu sorunun çözümünde adım atmak durumundayım dediği, bunun zamanı geldiği noktada, protokollerin açtığı kapı birden kapandı. Bu hükümet o kapıdan içeri girmedi. ve sonra dendi ki, devletin ilgili birimleri görüşüyor. Bu sorunun siyasi bir sorun ama bu sorunun çözümü, siyasilerin bu sorunu görüp bir halkın hukuksal olarak tanınma sürecinin gereğini yapmasıyla ancak çözülebilir."

ÖLÜMDE ALLAH'IN EMRİ DEMİŞİZ

Bu yılın daha zor bir süreçle geçebileceğine işaret eden Milletvekili Ayla Akat Ata; "Önümüzdeki dönem geçen yıldan çok daha ağır geçebilir. Bu yıl eğer hükümet çözümsüzlükte ısrar ederse, daha ağır geçecektir. Ama biz ölüme bile 'amenna' demişiz. Ölümde Allah'ın emri demişiz. Tutuklama ise cezaevinde yüz binleri aşan arkadaşımız tutukludur diyoruz. Yine onbinlercesi hakkında dava açıldığını söylüyoruz. Hiç fark etmez biz bu sürecin halkların kazanacağı, biz bu sürecin verilen mücadelenin karşısında kimsenin, ben bu mücadelenin şu noktasında bıraktım. Bunun ezikliği yaşamayacağı bir şekilde direneceğiz örgütleneceğiz" diye konuştu.


 

Editör: Haber Merkezi